Mükemmel Çift kesinlikle eğlenceli bir dizi. Bu Netflix suç dizisi kampı kucaklıyor, aşırılığı kutluyor ve en karanlık iştahlarımızı mutlu bir şekilde tatmin ediyor. Konuya ilişkin örnek: Mükemmel Çift’in sekse benzersiz yaklaşımı.
**Şu anda Netflix’te yayınlanmakta olan Mükemmel Çift’in 1-4. bölümlerine ilişkin spoilerlar**
Mükemmel Çift’in 4. bölümü olan “Someone Could Get Hurt”ta ünlü “DILF” Tag Winbury (Liev Schreiber), birkaç kötü şey yaptıktan sonra güzel romancı karısı Greer (Nicole Kidman) ile barışmaya çalışır. Greer, Tag’in hamile metresi Merritt Monaco’ya (Meghann Fahy) 18.000 dolarlık bir bilezik verdiğini öğrenmekle kalmadı, aynı zamanda Merritt’in mülklerinde öldürülmesinin ardından Tag, sorumsuz davranışlarıyla onu kışkırtmaya devam etti.
Hikayenin bu noktasında, Tag’in Merritt’i planlanmamış hamileliğinin yol açtığı karışıklığı temizlemek için mi öldürdüğü yoksa Greer’in etkileyicinin ölümünü intikam için mi sahnelediği belli değil. Ayrıca Winbury’lerin fetişleştirilmiş “mükemmel evliliğinin” bu son fırtınadan sağ çıkıp çıkamayacağı da belli değil. Açık olan tek şey, Tag’in hâlâ Greer’den tahrik olduğu ve Greer’in onun cazibesine karşı koyamadığıdır. Eşler arasındaki gergin özel konuşma, Tag’in sinirli karısının arkasına geçip açık bir pencerenin önünde onunla seks yapmaya başlamasıyla kısa sürede erotik bir hal alır.
Mükemmel Çift’teki Nicole Kidman ile Liev Schreiber arasındaki seks sahnesi, oyuncuların elle tutulur kimyası sayesinde inanılmaz derecede seksi ama asla kaba olmuyor. Mükemmel Çift’in yönetmeni ve baş yapımcısı Susanne Bier, kamerayı öncelikle camın diğer tarafındaki oyuncuların yüzlerine odaklıyor, bu sadece seyirciye çiftin tutkusunu göstermek için değil, aynı zamanda bizi de sahneye bakan röntgenciler gibi meşgul etmek için kullanıyor. Winburys’in en özel ve samimi anları.
Fotoğraf: Netflix
Mükemmel Çift boyunca, karakterlerin kurnazca takıldıklarını veya birbirlerine umutsuzca şehvetle bağlandıklarını biliyoruz, ancak gerçek çıplaklık çok az veya hiç yok. Susanne Bier, Decider’a, Greer ve Tag’in pencere sahnesini bu kadar şehvetli ama bir o kadar da bilgece görünen bir sahne yapmak istemesinin nedeninin önemli bir tematik konu bulmak olduğunu söyledi.
Susanne Bier yakın tarihli bir röportajında Decider’a şöyle konuştu: “Dizi çok seksi ve çok fazla seks var, ancak bu dizide açık seks sahneleri yapmak istemedim.” “Bunun doğru gösteri olduğunu düşünmedim. »
“Bu şovun sırlara o kadar odaklandığını hissettim ki, açık seks sahneleri yaparsanız, sır saklama kavramını bir nevi ortadan kaldırmış olursunuz. »
Bir yetişkinin Kidman ile Schreiber arasındaki bir dakikalık sahneyi pencereye bakarken çerçevenin hemen dışında neler olduğunu bilmeden izlemesine imkan yok. İronik bir şekilde, sahnenin erotizmini ve tüm gösterinin dramatik gerilimini körükleyen şey, hayal gücüne bırakılan şeylerdir (hala saklanan sırlar).
Bier, oyuncuların yüzlerine odaklanarak sahnede seksin ötesinde daha fazlasını ifade edebildiğini de sözlerine ekledi.
“Bir bakıma anlıyorsun [Greer’s] Bier, “Çok tutkulu olduğunu görüyorum ama basit bir tutku değil” dedi. “Sahnenin amacı da buydu. »
Tag ve Greer birbirlerini seviyorlar mı? Evet, öyle görünüyor ve hayır. Kendilerini sessizce birbirlerine karşı komplo kurarken bulabildikleri gibi, gün ortası bir kaçamağın puslu ortamına da kolayca yakalanabilirler.
Görünüşte basit bir röntgenci kamera açısıyla bu kadar çok şeyin ifade edilmesi, Oscar, Emmy, Altın Küre ve Avrupa Film Ödülü kazanan Bier’in başarısının bir kanıtıdır.